5 Temmuz 2019 Cuma

KADIN ERKEK

Özellikle şu bir buçuk senede yaşadıklarımdan sebep, atlatmak için daha daha derinlere inmem ve edindiğim tecrübeler sebebiyle, neredeyse kadın erkek ilişkileri konusunda uzman oldum.Gelin bana çözeyim diyeceğim neredeyse o kadar.😂

Fakat dün kardeşimden ayırmadığım bir arkadaşımla bu ilişkiler üstüne konuşurken, çok şahane bir tespit yaptım kendimce.Benim pek hoşuma gitti.Sizinle de paylaşayım dedim.Çünkü birçok duruma açıklık getiriyor bence.

Şöyle ki;

Biz kadınlar, eğlenirken ilkel, evlenirken modern erkek istiyoruz.

Aynı

Erkeklerin eğlenirken bakımlı, rahat, sosyal kadın isterken, evlenirken mümkün olduğu kadar karşı cinsle muhattap olmayan, evinde, yemeğinde kadın istediği gibi.

Şimdi "yok ben hiç de ilkel erkek istemiyorum" diyen çıkar. Linç yiyebilirim.Ama hemşirelerim, kendimizi kandırmayalım.Az libidosu olan hemen hemen her kadının, o instagramda falan şişirdiği kaslarını gösterip takipçi toplayan sarışın beylere dibi düşmüyor mu? Düşmüyorsa sarışın sevmiyordur.😏

Ne özelliği var kaslarından başka o kardeşlerin?Başka ne meziyetleri var? Bizim ilkel duygularımızı tatmin etmekten başka? Yani prenses gibi Amerikalı, İngiliz, Rus kızların gelip Antalya'da orda burda çok sevgili yurdum erkeğine kapılmaları aslında insanoğlunun özüne inilse çok anlaşılır değil mi? Yani hormonel olarak biz doğurmak istiyoruz.Onlar doğurtmak.İşin özü bu.E bunun için de bütün o kültür eğitim cart curt bi kenara, içgüdünün gördüğü kaslı, gözleri dönen düz erkek. .Hatta  kaslı olmasina gerek yok.Düz erkek....

Fakat kültür seviyemiz arttıkça da, bu tür erkeklerden bilinçli şekilde uzaklaşıyoruz.Modern kültürü erkeklerle evleniyoruz.Amma işte...Gayet statülü, karşısında konuşurken önünü ilikleyeceğin kadınların, kendilerinden yaşça, eğitimce, sınıfça çok alt sınıfta erkeklerin dibine düştüğünü biliyorum.😂🙆

Tabi istisnalar olabilir.Fakat bence, ilkel, gözü dört dönen erkeğe kapılıp evlenen, malum o karşılıklı heyecan geçince çile çekiyor.Modern erkekle evlenen de, gayet problemsiz huzurlu bir hayat sürüyor ama ömür boyu da heyecanı isteyen tarafı dürtüp duruyor.

Yani kardeşim, lütfen kimse artistlik etmesin.Özümüz aynı.Ha bu genellemeye girmeyen bir kısım olabilir.Ama onun da nedenleri vardır.Bence öyle yani.Tabi tartışmaya açık.

En son nasıl toparliyim bilemedim. Ama işte evliliğin insan uydurması yanı çıkıyor ortaya.Bir de kutsal bi yere oturtmasak keşke de, sen ben gibi problem yaşayan kadınlar, sırf bu tapular, bu kutsallık, öğretimişlik,vah vah ah ah yüzünden işkence çekmesek.Yanınca canımız kapıyı vurup gidebilsek...

3 Temmuz 2019 Çarşamba

JAPONYA'DA BEKAR ANNE OLMAK

 Merhabalar efenim.İnstagramda hiç olmadık bir zamanda, çok damarıma basan bir arkadaş çıktı.Ben de bunu cevapsız bırakamayacak kadar kurtlu bir kişi olduğumdan, ve bu cevap oraya siğmayacağından buraya döşüyorum.İyi oldu gerçi.Bloga ne zamandır uğramamıştım.Hadi bakalım buyrun.

 Şimdi, her ne kadar  haklı çıkma çabasından dolayı konu çooook alakasız yerlere dağılmış olsa da, TAMAEN HATALI bilgi verdiğim, bu sebeple Türkiye'den beni takip eden hanımların hayal kırıklığı yaşadığı :) iddia edilen konu "Japon hükümetinin boşanan annelere iyi davranıp davranmadığı." Ben şimdi bunu araştırmayla tezle değil, BİZZAT yaşayan olarak, kendi bakış açımla anlatacağım.

 İnstagramdan takip eden dostların bildiği gibi 3 gün önce, zaten bitmiş olan evliliğimi kağıt üstünde de bitirdim.Belediyede bu işlem hallolduktan sonra haklarımın ne olduğu ile ilgili bir liste verildi ve 4. kata yönlendirilerek bunların başvurusunu yaptım.Neydi onlar?

Fotoğraftaki pembe işaretlenmiş alanlar

1) En üstteki evli bekar tüm çocuk sahiplerinin aldığı çocuk desteği.Çocuk başına 3 yaşına kadar ayda 15.000 yen.3 yaşından sonra 10.000 yen.Buradan alacağım, ayda 25.000 yen.

2)Tüm Japonya için geçerli, boşanmış anne için çocuk eğitim desteği.Çocuk başına 13.500 yen.Ben buradan 27.000yen alacağım.

3)Tokyo Belediyesinin boşanmış kadınlar için çocuk eğitimi desteği.1 çocuk için ayda 42.910 yen.2. çocuk için bu 10.140 yen artıyor.Benim buradan alacağım. 53.050 bin yen.Bu miktar Tokyo'da yaşayanlar için geçerli.Her şehrinki farklı.

Toplam her ay devletten alacağım, yalnız anne çocuk desteği  105.000 yen.

Buna ek olarak,

a) Çocuklarımla birlikte bana da tüm sağlık hizmetleri ücretsiz.
b)Burada sayamayacağım kadar şeye para vermeyeceğim.Örneğin Japonya'da koltuk büyük oyuncak falan, boyutlu çöpleri atmak parayla.Devlet onu bile almıyor benden.
c)Ciddi vergi indirimim var.
d)Selin kreşe başladığında bedava.Özel olması da farketmiyor.Yeter ki devletten sertifikalı olsun.
e)Ben oturduğum çevreden ayrılmak istemediğim için tercih etmiyorum ama devletin çok çocuklu az gelirli ailelere kurayla tahsis ettiği lojmanlar var.Biraz eski oluyor ama 3 oda bir salon.Kocaman.Ben şu an oturduğum 55 metrekare eve 95.000yen verirken, eğer istersem o evlerden birinde en fazla 20.000yene oturmak gibi bir hakkım da var.

En son da nafaka.Mahkeme olsa iki çocuk için, eski eşin gelirine bağlı olmakla birlikte karar verilecek ortalama nafaka 70-80.000yen. Ben bundan çok çok daha fazla alıyorum ama en düşük şartlarla hesap yapacağım size.Eğer bu nafakayı eski koca aksatırsa direk maaşindan çekip size gönderiyorlar.

Bu şartlarda hepsini toparlayalım.Hiç birşey yapmadan ayda elime geçecek para, en düşük 175.000 yen. Harcayacağım para, lojman hakkından yararlansam kira 20.000 yen.Elektrik, su vs hariç nerdeyse herşey bedava.

Bu parayla, bu şartlarda geçinilir.Ama hiiiiiiiç birşey yapmadan.Tekrar ediyorum HİÇ birşey yapmadan.E eşek değilsen az da çalış mesela.İş bulamama derdi imkansız.En samimi arkadaşlarımdan biri, bir bekar anne, bir senede 3 kere keyfi iş değiştirdi.Anaokulu öğretmeni aslında ama kağıt üreten bir şirkette, arkasından su şirketinde, en son bir anaokulunun ofis kısmında iş buldu.Çok rahat.Bekar anne olduğu için öne alınarak.Hiç mi eğitimin, meziyetin yok.Hiç mi kafan basmıyor, yada canın öyle adam akıllı çalışmak mi istemiyor.Gir köşedeki kitapçıda saati 1000 yene günde 4,5 saat kasaya bak.Her gün de çalışma.Eline ayda geçecek para gene kötüsünden 70-80.000yen.

 Ekle elindeki paraya 250.000 yen, yuvarlak.Koca koca şirketlerde insanların anası ağlayıp alıyor bu parayı.Ki tekrar söylüyorum, en düşük şartkları hesapladım.Çok tatmin olmayan olursa ben kendi kazandığım parayı da, eski kocadan aldığımı da söylerim.

 Şimdi, el insaf...Şu şartlar için hangi araştırmaya dayanarak Japonya birçok Afrika ülkesinden bile kötü diyebiliyorsun.Şahsen ben tatmin oluyorum bununla.Çünkü beklentim, ben 20 sene yatayım, devlet de bana konforlu baksın değil.İnsaf...Hangi Afrika ülkesinde yada Türkiye'de ben bir yabancı olarak, yanımda bir yakınım, anam babam olmadan, biri daha el kadar bebe, iki çocukla bu şartlarda yaşayabilirdim? Yada yaşayabilir miydim?


 Ha konumuz o değildi ama genel olarak Japonya'da kadının durumuna gelelim.Hanımefendinin iddia ettiği gibi hangi konuda Japonya'nın kadına tavrını övmüşüm bilemiyorum.Ama Japonya bizden fazla olmasın, ataerkil bi toplum.Bu ülkede de aynı bizim eskiler gibi, hala doğuda veya küçük köylerde vs olduğu gibi kadınlar erkeklerin ayaklarını yıkamış.Şimdi daha bunun üstünden 20şer 50şer yıl geçmiş diye hangi modernliği bekliyorsun? Bizim ülkedeki modernliği hangi ili, ilçeyi, çevreyi baz alarak övüyorsun?

 Çalışma şartlarına gelelim.Ben bu ülkenin eşşek gibi kocaman yüzde yüz bir Japon şirketinde 7 yıl kadrolu çalıştım.Çocuksuz ve bekar kadınlar gayet yönetici koltuğunda oturuyordu.Çocuklu olanlar geride ve önemli iş verilmiyor.Doğru.Ben de bu yüzden işten ayrıldım.FAKAT genel olarak Japon kadınının beklentisi bu zaten! Fazla sorumluluk almadan, maaşını alıp erken çıkıp, evine gidip, pozitif ayrımcılıkların dibine vurmak.Hiç kimse bundan şikayetçi değildi.Ben bu ülkede TAM 2 sene ÜCRETLİ çocuk izni aldım.İlk 1 buçuk yıl maaşımın %70'ini, son 6 ay %60'ını alarak.Evde çocuğuma bakarken.Ve arada bir görünüp arka arkaya 3 çocuk yapıp, 6 sene işe gelmeyen vardı!

Ha elbet bütün şirketlerde durum bu kadar da iç açıcı olmayabilir.Ama o zaman bilmemne şirketindeki herhangi bir kadına karşı olayı da genel Japonya'ya mal etmeyeceksin.

Velhasıl kelam, bizim ülkemizde kadınlar erkeklerle eşit şekilde kariyer edinebiliyorlarsa, bu bir arz talep meselesi.Biz kariyer de yapmak istiyoruz, çocuk da.Ve istediğimizi alıyoruz.Ama Japonya geneli öyle değil.Ve bu genelden dönen çarktan memnun olmayan, bizim kafada insanlar sesini çıkardığında Japonya gömülüyor.

Tamam gömülsün.Sıkıntı yok.Çünkü yeryüzünde HİÇBİR ülkede olmadığı gibi, Japonya'da da kadın her konuda erkekle eşit muamele görmüyor.Ama ben boşanmış bir anne olarak, haklarımdan tatmin oluyorum.Nokta.

27 Kasım 2017 Pazartesi

YOK ARTIK!

Size yine muhtemelen sadece Japonya'da vuku bulacak bir olay anlatacağım.Olalı çok oluyor ama yazmaya fırsat bulamamıştım.

Olay derken, hizmet aslında.Aslında şaşırmak lazım.Vay be demek lazım.Beni ise bi gülme alıyor.

Şöyle ki;

Ben kızçemle Türkiye'deyken 3 kere sular kesilmiş. 1.sinde posta kutusuna ilan bırakmışlar günler öncesinden.Şu tarihte şu saatten şu saate tadilat sebebiyle sular kesilecek diye.Zaten genelde su ve elektrik kesintileri bu şekilde oluyor.Haberli, genelde öğlen saatleri ve en fazla 2, 3 saat.

2.sinde yine ilan bırakmışlar ama su kesintisi ilanda yazan saatin dışına çıkmış.Tabiki o saatlerde işte olan ve bundan haberi olması mümkün olmayan kocam, ertesi gün üst komşumuzdan durumu öğrenmiş ve hemen bina yönetiminden sorumlu emlakçı şirketine telefon edip "aaa olmaz ama böyle" demiş.

3.sünde su kesintisi tamamen ani olmuş.İlan ve planlanan bir tadilat yokken, çok nadir birşey gerçekleşmiş ve aniden su kesilmiş. Yine öğlen saati ve en fazla 2 saat falan.

Benim kocanın da artık makinede çamaşırı mı kaldı, balkon yıkıyordu yarım mı kaldıysa (hayır tabiki evde bile degil! :))) ) , yine ertesi gün emlakçı şirketi arayıp "noluyor böyle habersiz falan su kesiliyor, zor durumda kalıyoruz" demiş. :)))

Peki Onlar ne demişler derseniz? İnanmazsınız o ayın kirasından tam 20.000yen (yani TL ile 600 kağıt falan yapıyor), indirim yapmışlar! Tabi hemen üst komşu da sebeplenmiş.Koca apartmanda bir biz bir üst komşu 20şer bin az kira ödemişiz o ay.  :))))

Ama o değil de yaşlanınca hizmet sektörünün illallah diyeceği bir adam olacak benim koca bu gidişle.  :)))