28 Temmuz 2016 Perşembe

Japonya Depreminde Ne Yaptık?

 Geçmiş gün.Unuttuk diyeceğim ama inanın unutmadık.Zaten birazcık unutmaya başlasak, ayda bir falan gibi ”Allah Allah bugün yıldönümüydü ki” diye düşündürecek bir program oluyor televizyonda.Unutturmuyorlar.Bir de üstüne, uzakta olup da olayın ciddiyetini fazla hissetmeyenler,yaşı küçük olup da deprem nedir tsunami nedir bilmeyenler de, ne oldu ne bitti durumu kavrasınlar diye çeşitli etkinlikler düşünülüyor.En son izlediğim programda, lise öğrencilerine depremde evsiz kalıp geçici konutta yaşayan bir ailenin fotoğrafını gösterip,fotoğrafın sahibine mektup yazmalarını isteyip,mektubu sahibine ulaştırıyorlardı.İzlenilesi diyorum o kadar..En güzel önlem bu.Farkında olmak..

 Neyse.Neden geldi aklına şimdi derseniz.İki gündür kar yüzünden İstanbul’lu perişan oldu ya.Müdürler erken paydos verdi.İnsanlar evlerine ulaşabilsin diye.Bizi deprem günü çatır çatır çalıştırmışlardı..Of ne gündü dedim..Ondan.O günü anlatmak istedim bi toparlayıp.

 Ben toplantı bölümündeydim.İki yanım boydan cam.6.kattayım.Tam karşımda da yaklaşık 20-25katlı bir bina.Saat 14.46 hafif hafif sallanmaya başladık.Biz öyle hafif sallanmaları pek sallamayız oralarda.Lafı bile olmaz.”Aaa sallanıyoruz.Neyse devam edelim” dedik.Ama gittikçe daha bi sallanmaya başladık. ”Allah Allah!sağlam sallandık yalnız” dedik.Yine devam edecek olduk…Sonra aman Allah’ım bir sallanmaya başladık ki!!!Yandaki binayı hemen camın dibinde gördüm!Kafa kafaya çarpışacağız sanki.Öyle gidip geliyoruz!Tabi bunu birtek ben gördüm.Çünkü diğer 80 kişi masaların altına girmişti.Bense ayakta durmaya çabalayarak,paravanın öbür tarafını görmeye çalışıyordum.İnsanlar ne yapıyor diye.Neden bunu merak ettiğimi bilmiyorum.Ama zaten öyle bir sallandık ki,benim mantığımda o binanın yıkılmaması gibi bir ihtimal yoktu o saniyelerde.Yani kesin yıkılacak!Ama sanki ben kurtulacağım.Tövbe yarabbim.Nasıl bi umutsa..Neyse sonra deprem bitti.Raylı sistem bina olduğundan, binanın sallanmasının durması baya uzun sürdü.Ama sonrasında ne yaptığımız asıl önemli tarafı.80 kişiden sadece 23,24 yaşlarında 2 kız ağlamaya başladı.Erkekler hemen rafları falan düzeltmeye başladı.Bir kısmı diğer departmanların duruma bakmaya gitti.Ben kapıya koşup ”Ne zaman çıkıyoruz?Çıkmıyormuyuz yahu!”diye kafayı yemelerdeyken,erkek arkadaşlar beklememi,bizi yönlendireceklerini söylediler.Sonra tüm 16 katlı bina aynı anda merdivenlerden yavaş yavaş indik.Sıfır panik!!Artçılar geleceği için yarım saat kadar yakındaki parkta beklememizi söylediler.Kafamıza birşey düşmesin diye.Yarım saat sonra en güvenli yerlerin BİNALAR! olduğunu söyleyip haydi ofise dediler..Herkes döndü.Ben dönemedim arkadaş!Bir de ben gibi bir kızcağız daha 🙂Aşşağıda oturduk durduk.Arada bir de sallanıyoruz.Baktık paydos yok.Bu arada telefonlar kilit.Kimseye haber veremedim.Eşime ulaşamadım.Bari internetten haber vereyim çalışıyorsa dedim.Ofise çıktım.

 Manzara nasıl biliyormusunuz.Çalışıyor millet yahu!!!!Lenn ölüyoduk az önce!!!Ben tabikisi mesainin geri kalan kısmını oraya buraya ben iyiyim mesajı bırakmakla geçirdim.O sırada kayınvalidem şirketten aradı.”Napıyon kızıııııım” diye.Kendisi Osaka’da.Ve ofisi arayan tek kayınvalidedir heralde 🙂 Neyse mesai saati doldu ama ulaşım aracı yok.Trenler durmuş!Herkes ofiste kalmaya karar verdi.Ben veremedim…Çıktım yola..O sırada eşim yaklaşık yüzbin kere mesaj yolladı.Kal orda deli olcam!!! diye.Dinlemedim..Hala daha bunu anlatır da dik kafalılığıma dokunur da dokunur.Halbuki dikkafalılıktan değil.Türklükten..Yok sabaha kadar sallana sallana 16 katlı binanın 6.katında nasıl kalayım.Tamam 9’la sallandık yıkılmadı ama onunla yorulmuştur kesin.bi daha 8 olsa kesin yıkılır :S  ben 2 katlı evime dönmek istiyorum yahu 🙁

 Diyerekten düştüm yollara..Yaklaşık 3,4 saat yürüdükten sonra Allah’ın sevgili kuluymuşum birtek bizim tren hattı çalıştı ve ben eve ulaştım.Eşimin eve ulaşması gece 3 falandı..Yol kısmını da anlatsam iyice uzatmış olacağım.Atlıyorum ama Türk aklım diyim..Ne yapayım. .Bir de bir dedikodu duydum.Sadece 1 kişi pencereden atlayıp yaralanmış.O da Türkmüşmüş! 🙂 hani benim de dedikodumu yapabilirlerdi o derece ama tabiki böyle birşey yok.

 Tamam bu yalandı ama çok doğru birşey anlatayım mı ?Tsunaminin T’sinin vurmadığı Tokyo’nun göbeğinde dükkan sahibi bir iki tip ,vah perişan olduk diye bedava biletlerle memlekete gidip,orada da Vaahhhh perişan olduk!Dükkanımız yerle bir.Yiyecek ekmeğimiz yok diye yardımları toplayıp,gidip dükkanlarını yenilediler!Evet bunlar Türktü!Çünkü Japonya’da tsunami yüzünden onbinlerce insan yitti gitti..Ama biz orada bir tane bile suda yüzen insan görmedik televizyonlarda.Kareli cansız beden görmedik.Bir adım önceki sahnelerini gördük elbet.Farkındalık adına.Ama haber olsun diye vahşet görmedik.Haber olsun diye duygu sömürüsü görmedik.Neyse onu gördük..Türkiye’de ne gördünüz?İki tane tip çıktı ağızlarında maske.Dışarı çıkma yasağı var.Perişanız.Ölüyoz.Uçaklarda yer yok.Bakın sokaklar nasıl boş dedi.Gece yarısı otoyol kenarında..Vah vaaahhh dedi haberci abi.Haberci ablaya kaç kızım bırak haberi maberi dedi.Bizim aileler çıldırdı..

 Yaa işte böyle.Ben isterdimki şimdi size, “Bakın Japonlar tee küçüklükten okulda her sene deprem eğitimi yapıyormuş.Onun için böyle sakinler,ne yapacaklarını biliyorlar.Biz de yapsak ya” diyeyim..Ama çürük bina tepene yıkıldıktan sonra sakin olsan ne olur.Çok isterdim “şöyle önlem alıyorlar böyle yapıyorlar biz de yapalım..”diyeyim.Ama ondan önce farkında olmak lazım.Depremden üç gün sonra unutmamak lazım değimli..

2 yorum:

  1. Okurken hayretler içinde kaldım. Muhteşem bir millet gerçekten, soğukkanli. Keşke yarısı kadar bile onlar kadar olabilseydik

    YanıtlaSil
  2. Selam Duygu, instagram'dan geldim ama ben daha önce bu yazıyı ve hatta blogdaki tüm yazıları okumuştum zaten. Bence fırsat buldukça yazsan ne iyi olur :) Hatta youtube'da daha aktif mi olsan, vlog filan mı çeksen :)) Sevgiler.

    YanıtlaSil