27 Temmuz 2016 Çarşamba

Sepetli Çocuk Bisikleti

 Tokyo gibi büyük şehirler için konuşuyorum.Bu memlekette araba sahibi olmak eziyet.Oturduğunuz apartmanın park yerine park etmek paralı.Gittiğiniz yerde öyle boş bulduğunuz kaldırım kenarına park edemediğinizden,boş park yeri arayıp,yine üç beş saat için dünya para ödüyorsunuz.Eğlenmeye mi çıktınız?Öyle bir bardak bilmem kaç promil problem yok falan yok.Boğazınızdan alkol geçti mi?O zaman arabayı bırakıp gidiyorsunuz.Yollar dar…Liste uzuyor da uzuyor.Ama memleketin her yeri demirağ.Nereye kaç dakikada varacağınızı bilerekten atlıyorsunuz trene gidiyorsunuz.Ha illaki hafta sonu filan,araba mı lazım oldu?Kiralık arabalar çok ucuz.
 İşte bu ve benzeri birçok sebepten, gençler pek araba almıyor.Olanda çok binmiyor.Onun yerine afedersiniz neredeyse tuvalete bisikletle gidiyorlar.Hani şu sepetli olanlardan.Vallahi acayip rahatlık!
 Benim de Japonya’ya geldiğimden beri hep bi sepetli bisikletim oldu.En son 7 aylık hamileyken bir gün,tren istasyonunun yanına park ettim.İş dönüşü aklımdan çıktı.Yürüyerek eve geldim.Tam iki hafta sonra bisiklete binmek için apartmanın park yerine baktım yok!Eşimi aradım.”Bilmiyorum” diyor.Neyse yaklaşık 15 dakika sonra nereye bıraktığımı hatırlayabildiğim, akıllara zarar bir unutkanlık sonrası 🙂 tabiki bisikletimi çekmişler 🙂 Gelin alın dediler.Geleyim de sonra nasıl o bisiklete binip döneyim,karnım burnumda dedim.O zaman doğur da gel biz bekletiyoruz dediler. 🙂 Tabiki bisiklet yalan oldu gidemedim.O günden beri bisikletim yok.Zaten 24 saat Meyra’yla beraberiz.Nasıl bineceğim..
 İşte bunu anlatmak istiyorum bugün.Biniyorlar!Öyle de güzel bir düzenek var.O sepet yerlerine çocuk için bir oturak,bitti.Tek çocuk çift çocuk versiyonu var.Bir önde bir arkada.Ama her annenin altında.Almayanı dövüyorlar. 🙂 Şöyle bir şey ↓
 Bu, arkada tek oturaklı versiyonu.Öndeki de alışveriş sepeti.Çok çeşidi var tabi ama bu hemen yandaki markette bugün çekiverdiğim bir fotoğraf.Bunun içine bebenizi şöyle oturtuyorsunuz.↓
Bu iki çocuk versyonlu olan.Sepet yok.Öndekinde rüzgar korumalığı örtü var bir de.Daha minik bebekler için olanı da var.Oturaklar boy boy çeşit çeşit.E yollar müsait.Ne güzel değil mi!
 Pek öyle değil işte..Bu kadar güvenliğe önem veren bir ülkede bile bu bisiklet yüzünden nadir de olsa çooookk üzücü kazalar oluyor..Daha iki sene önce büyük bir caddenin kenarında giderken,anne dengesini sağlayamayıp yola doğru devrilince,hala hatırlayınca içimin sızladığı çok kötü bir kaza oldu.Eminim ilk de değildir..
 Kısacası, evet bebek arabasını yüzmetrelerce iteklemek zorunda kalmadığınız,kucak isteyen bebeğinizi onlarca dakika kanguru tepesinde taşıyıp belinizi çatlatmadığınız mucize bişey bu bisikletler.Hele bir de alışveriş torbaları eklenince..Ama kendine güvenene mi diyeyim..O değil de “bizim çocuklar bunda uslu uslu oturumu ki” dediğinizi duyar gibiyim. 🙂 he valla Meyra da durmaz 🙂
 E Japonya’da yaşıyorsak duruma ayak uyduracakmıyız peki? Yok arkadaş.Çooook mecbur kalana kadar (Allah bırakmasın) belime kuvvet 🙂 Zaten dedim ya.Durmaz bunda Meyra 🙂

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder